Anlama, bilgi parçacıkları arasındaki bağlantıların farkında olmaktır. Anlama, bilgiyi kullanmamıza olanak sağlar, bu nedenle basit bir bilgiden daha çok derin bir seviyeyi temsil eder. Anlama işlemi, beynin pek çok farklı bölümünü kullanır. Ayrıca bu işlem, beynin her iki yarıküresini de kapsar.
Bellek gibi, anlama süreci de bilgiyi duyular aracılığıyla alarak başlar. Bütün duyulardan aldığı izlenimleri birleştirir,  bilgi ve anılarla bağlantı kurar. Önceden bildiğimiz bir bilgiye benzer olan bir şeyi anlamak, tamamen yeni olan bir bilgiyi anlamaktan, çok daha kolaydır. Var olan bilgiyle, yeni olan bir bilgiyi bağdaştırmak, anlama süreci için oldukça gereklidir.
Başkaları tarafından gelen bir komutu, hareketi ve düşünceyi anlamak, verimli bir bellek ve doğru duyusal işlemleme süreci gerektirir. Alınmış olan bir bilginin görsel ve işitsel sunumunu oluşturma yeteneği, anlama sürecinde oldukça önemli bir adımdır. Bu işlemleme sürecinin ne kadar hızlı bir şekilde olduğu, bireyin anlama, öğrenme ve belirli durumlara cevap verme gibi yönlerini de olumlu derecede etkileyecektir.
Öğrenme, beş duyu organı ile gerçekleşir.  Duyma, görme, dokunma, koklama, tatma – ve bunlara ek olarak denge ve propriosepsiyon (vücudumuzun boşluktaki harket algısı) duyuları aracılığı ile çevreden alınan uyarıların beyinde bazı işlemlerden geçirilmesi ve tekrarlarI   sonucu oluşur.Öğrenme süreci, bilgilerin duyularımız tarafından algılanması ve beynin ilgili merkezine iletilmesi ,bu bilgilerin beyinde işlenmesi,verilen tepkinin beynin ilgili organlarına bildirilmesi  şeklinde gerçekleşir. Anlama, iletişim sürecinin temel basamaklarından biridir. Merkezimizde yapılan hızlı okuma ,görsel algı,dikkat çalışmalarıyla anlama ve öğrenme düzeyinin en üst seviyeye çıkarılması amaçlanmaktadır.

ÇÖZÜM SİZE BİR TELEFON KADAR YAKIN ....................................................