Dünkü Ziyaretçi 50
Bugünkü Ziyaretçi 21
Toplam Ziyaretçi 171588
 

Uygulama nasıl yapılır?
Her gün yarım saatlik 1 dinleti  yaparak 20 günde; her gün en az 3 saat arayla yarım saatlik 2 dinleti  yaparak 10 günde tamamlayabilir. Her iki seçenek arasında alınan verim aynıdır. Uygulamanın etkinliği açısından 20 dinlemede süreklilik vardır.

Kaç yaşından itibaren uygulanır?
Üç yaş itibarıyla her yaşa uygulanabilir. Kulağında organik bir sorun olan ve metal tüp bulunan kişilere uygulanmaz.Öğrenciler,yetişkinler de bu sistemden faydalanır.

Evde yapılması gereken alıştırmalar var mı? 
Hayır, dinletiler ve her türlü uygulamalar danışmanlığımızda uygulanır ve ev ödevi tarzında çalışmalarımız yoktur.

Aldığım 20 dinleti sonrası hemen, örneğin konsantrasyonum düzeliyor ya da stresim azalıyor mu? 
Evet, öğrencilerimiz daha dinletiler bitmeden etkinin başladığını hissetmeye başlıyor. Bunlara, küçük değişimler denilebilir. Asıl değişim ve gelişim 6 aya yayılıyor. 6 ayın sonunda ulaşabileceği en yüksek seviyesini buluyor.

Sadece ÖSS ve SBS öğrencilerine mi yararlı oluyor? 
Konsantrasyon-algı-motivasyon konularında zorluk ç eken herkes yararlanabilir. ÖSS ve SBS öğrencileri yaşamlarının dönüm noktasında oldukları için dikkatlerini toplamalarında ve sınav kaygısını yenmelerinde büyük yarar görmektedir. Yöntem genel anlamda bütün öğrencilerin akademik performansını yükseltir. Yelpazenin bir ucunda konsantrasyon düşünülürse konsantrasyonun düzelmesinden başlayarak motivasyon yükselmesi, kendine güven, iletişim, hafıza, kolay öğrenme, yaratıcılıkla devam ederek kişisel gelişim ile diğer ucunda son bulur. Dinletiler sonrası Hızlı Okuma, hafıza teknikleri ve motivasyon çalışmaları yapılır. Bu nedenle bu konularda yardım isteyen herkese yardımcı olur.

Yan etkileri var mı? 
Olumsuz hiç bir yan etkisi yok. Olumlu olarak birçok yan etkileri görülmektedir. Örneğin sadece konsantrasyonunu artırmak icin eğitim alan öğrenci konsantrasyonunu yükseltiği gibi sözel ve yazılı ifadesini de geliştirebilir, ayrıca resim yeteneğini keşfedebilir ya da şiir yazmaya başlayabilir. Dikkat dağınıklığı yüzünden gelen öğrenci dikkat dağınıklığını düzenlediği gibi iletişim becerisini ve sosyal kompetensini en üst düzeye taşıyabilir.

Algının uzun ve kısa yolu olması ne demek? 
Guy Berard ‘SAĞ KULAĞIN EĞİTİMDEKİ ÖNEMİNİ’ ilk gören kişi olarak yöntemini dünyaya tanıtmadan önce 10 yıl süreyle denemeler yapmış ve SAĞ KULAĞI EĞİTEREK sol zihnimize ulaşabileceğimizi 1960 yılında keşfetmiştir.

Sol zihnimizde matematik-mantık-dil-gramer (akademik zeka) merkezlerimizin olduğu düşünülürse, yorumun en hızlı ve kısa zamanda yapılması için sağ kulak ağırlıklı duymamız gerekmektedir. Çünkü sağ kulaktan aldığımız sesi doğrudan çapraz işlevle sol zihin işitme merkezimize yollarız ki bu da algılamanın işitme ile aynı anda olması demektir. Sol işitme merkezine en kısa yol kullanılması, algılamada zaman kaybı olmaması, öğrenmeyi çabuklaştırıp kolaylaştırır ki bu da konuları hemen kavradığı için çocuğa, dersleri zevkli hale getirir, çocuğun kendine olan güvenini geliştirir. Hepimizin bildiği ‘jetonun geç düşmesi’ bir fıkraya kişilerin farklı hızlılıkta gülmesi (kişinin zekasıyla ilgili olmayan bu durum) kişinin işitmedeki kısa ya da uzun yoldan hangisini kullandığını gösterir. 
Algının kısa yolunun kullanılması sözel (konuşmanın akıcılığı ve anlam bütünlüğü) ve yazılı ifadeyi (kompozisyon) geliştirdiğinden hızlı konuşma ve kekemelik hallerinde olumlu yönde ilerleme kaydedilmektedir.

Sol kulak ağırlıklı işitme ne gibi bir sonuç doğuruyor? 
Sol kulaktan işittiğimiz sesler sağ zihnimizdeki işitme merkezine ulaşır. Burada duygusallığımız, sanat, müzik gibi zekalarımız bulunduğundan konuşma dilinin kodunun çözülmesi için kelimelerin, sol zihnimize geri gönderilmesi gerekir ki bu da zaman kaybına neden olur. İşte salisenin çok küçük bir parçası olan bu kayıp, ilk cümlenin içinde bir kelimenin kodunun çözülmesi gecikince ardından gelen cümleleri kaçırtır ki bu da ‘konsantrasyon’ sorununu ortaya çıkarır.

Otizmli, hiperaktif veya disleksi sorunu olan kişilere eğitim veriyor musunuz? 
Berard Yöntemi bir tedavi yöntemi ya da bir terapi değildir. Eğer otizmli çocuğun konsantrasyonu bozuksa, tabii ki bu eğitimi alabilir ve konsantrasyonunu düzenler ki bu da çocuğu özel eğitimde daha alıcı bir konuma gelmesi demektir. Öğrenci, aşırı aktif otizmli bir çocuksa dinletilerden sonra aktifliği azalabildiği için eğitimde verim yükselir. Bu nedenle dinletilerden sonra özel eğitime özen gösterildiğinde, çocukta atılım görülmesi mümkündür ama bu iyileşmesi anlamında bir atılım olarak alınmamalıdır.